Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, Özel Eğitim Kurumları Derneği tarafından Antalya’da düzenlenen “Özel Eğitimde Rehabilitasyon Merkezlerinin Rolü ve Eğitim Niteliklerinin Artırılması” konulu sempozyuma katıldı.

Sempozyumda konuşan Müsteşar Tekin, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin, engelli bireylerin yeteneklerini en üst seviyeye çıkarmak, temel öz bakım ve bağımsız yaşam becerilerini geliştirmek ve topluma uyumlarını sağlamak amacıyla faaliyet gösteren önemli özel öğretim kurumları olduğunu belirterek, “Bu kurumlarımızda görme, işitme, dil-konuşma, spastik, zihinsel, ortopedik ve ruhsal olmak üzere 7 engel türünde bireylere destek eğitim programları uygulanıyor.” dedi.

Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Genel Müdürlüğü uhdesinde faaliyet gösterirken 2006 yılında Millî Eğitim Bakanlığına devredildiğini hatırlatan Tekin, “Verilen hizmetin bir eğitim hizmeti olması ve hatta özel bireylere, özel personel, program, yöntemlerle ve özel ortamlarda verilen ‘özel’ bir ‘eğitim’ hizmeti olması, bu devrin gerçekleşmesinde en önemli etken olmuştur. Bunun yanı sıra özel eğitime ihtiyaç duyan bireylerin sayısal büyüklüğü de böyle bir organizasyon değişikliğini zaruri kılmıştır.” diye konuştu.

Daha önce 329 olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi sayısının bugün itibarıyla 2 bin 178’e yükseldiğini belirten Tekin,  “O dönemde 50-60 bin civarında olan engelli birey sayısına karşılık, eğitsel tanılaması yapılmış bugün yaklaşık 800 bin engelli birey bulunmaktadır. Bu bireylerden yaklaşık 350 bini ise merkezlerimizden destek eğitimi almaktadır.” dedi.

Tekin şöyle devem etti: “Büyüyen sektörün yetişmiş personel ihtiyacının karşılanması da öncelikli hedeflerimizdendir. Bu çerçevede ilk etapta, alan mezunlarının ihtiyaca cevap verebilmesi adına; görme, işitme ve zihin engelli öğretmenleri Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca ‘özel eğitim alanı öğretmeni’ adı altında birleştirilmiştir. Açığın daha fazla olduğu alanlarda söz konusu öğretmenlerin istihdam edilmesi sağlanmıştır. Ayrıca merkezlerde görevli rehber öğretmen ve psikologların görevlerine ek olarak belli modüllerde 20 saate kadar destek eğitimi vermelerinin önü açılmıştır. Akabinde şu anda sayısı 2 bin 178 olan merkezlerde çalışacak eğitim personeli ihtiyacının tamamının alan mezunlarından karşılanamaması üzerine 160 saat teorik, 80 saat uygulamalı olmak üzere 240 saatlik hizmet içi eğitimlerle, özel eğitim alanında destek eğitimi verecek uzman öğretici yetiştirme kursları düzenlenmiş; bu sayede sınıf öğretmeni, okul öncesi öğretmeni ve çocuk gelişimi alanındaki eğitim personeline merkezlerde çalışma imkanı tanınmıştır. Yine belli bir kredide pedagojik formasyon almış olan felsefe ve sosyoloji mezunlarına yönelik açılan rehberlik kursları sayesinde bu merkezlerin personel ihtiyacı karşılanmaya çalışılmıştır. Yine odyologların özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde istihdamının da önü açılmıştır. Bu kapsamda, 2003 yılından günümüze kadar geçen sürede toplam 12 bin 174 rehber öğretmen, 16 bin 113 zihinsel engelliler sınıf öğretmeni, 531 işitme engelliler sınıf öğretmeni ve 12 bin 632 özel eğitim uzman öğreticisi olmak üzere toplamda 37 bin 150 kişi sektörde istihdam edilebilecek şekilde Bakanlığımızca sertifikalandırılmıştır.”

Eğitim programlarının engelli bireyin ihtiyaçlarını daha yüksek düzeyde karşılayabilmesi ve bireyi yaşamın içine daha çok dahil etmek amacıyla, mevcut destek eğitim programların revizesi ve geliştirilmesi üzerine çalışmalara hız verildiğini kaydeden Tekin, “Eğitim kalitesinin artırılması ve eğitimde sürekliliği sağlamak adına öğrencilerin merkezler arasında çeşitli vesilelerle dolaşması engellenmiş ve bir yıl içerisinde en fazla bir kere kurum değiştirilebilme kuralı getirilmiştir. Çeşitli nedenlerle verilen eğitimin yetersiz kaldığı engelli bireylerin aynı modülden iki kere yararlanabilmesi sağlanmış, verilen eğitimin pekiştirilmesi amacıyla da aile eğitimi, merkezlerin görevleri arasında sayılmıştır.

Engelli bireylerimizin özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine kayıt-kabullerinin yanı sıra hem engelli bireylerin hem de merkezlerde görevli eğitim personelinin derse devamlarını artık biyometrik kimlik doğrulama veya kameralı görüntüleme sistemi ile takip edileceğini ifade eden Tekin, bu takip sistemi ile engelli bireylere sağlanan destek eğitimlerinin verimliliğinin ve etkinliğinin arttırılmasını ve çalışan eğitim personeline ilişkin etkin bir izleme ve değerlendirme yapılmasını hedeflediklerini söyledi. Tekin, özel eğitim okulları ile özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin nitelik ve nicelik olarak istenilen seviyeye ulaşması için azami gayret gösterildiğini de sözlerine ekledi.

Sempozyumda, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Kemal Şamlıoğlu da bir konuşma yaptı.